Ben Kim miyim?

Fotoğrafım
Antalya, Türkiye
Doğa'nın Maması, Eray'ın Sevgilisi, Can Eşi... Duygusal,asil, zeki, güzel, ağlak, zırlak yani tipik bir BALIK kadını :)

19 Haziran 2011 Pazar

SONUNDAAA....

Şükürler olsun ki sonunda kavuştum.Çok ara verdim, bu verdiğim arada çok yazı biriktirdim.Kısa zamanda yaptıklarımızı anlatacağım size. Özlemişim sizi :):):):)

24 Şubat 2011 Perşembe

ÖDÜLLÜ OLDUM

Yazılarını takip ettiğim arkadaşım"GUTGUTURUNA" bana okuması en keyifli blog ödülünü yollamış tam da doğum günümde, hem de ben hiç blog üzerinden bir mim bir ödül almamışken.Ne kadar güzel ve anlamlı oldu anlatamam.Teşekkür ederim arakadaşım.

Zaman zaman ses vermesemde benimde takip ettiğim, kendimi bulduğum bloglar var.Bende kabul ederlerse bu ödülü onlara yollamak istiyorum.

Doğa'nın Mamasının okumaktan keyif aldığı bloglar;

·         "Annesinin Gülü"
·       nehir'in eylem'leri
·         ''çokoprenses''
·         Şenay-Doğa
·         ....SUDE NAZ....
·         ...TUĞRA'NIN GÜNLÜĞÜ...
·         2 Adam 1 Ben
·         9tepe
·         ADA KIZIM
·         AHSEN ELA
·         ALYA'M
·         anne böcük
·         Anne ve Bebisi
·         annesinin melegi
·         Arda Totisi
·         Aylin Anne
·         aşkın evlilik hali
·         BalBöcükleri
·         ballı lokmam
·         Bebek Büyütüyorum
·         Bebeğim Uyuyor
·         BeN KızıMın DeLiSiYiM
·         Benden ve Bizden
·         Beyza Sultanın Dünyası
·         BİR ANNE DOĞDU...
·         bir damlacik yağmur
·         canım kuzum
·         defne kokulum
·         defne yaprağı
·         Defne'den...
·         Deli Anne
·         Duru Günlerimiz...
·         Duru Kuzusu
·         DURU MELEĞİM
·         Ela Selin & Noah Deniz
·         Ela'nın Uydusu ECE
·         ESLEMCE
·         EVRA İLE...
·         GUTGUTURUNA
·         Hayatımdaki D'ler
·         Hayatımızın yeni rengi
·         Hülya'nın Tunası
·         iki dirhem bi çekirdek
·         İki Çocuklu Anne
·         KAYMAKLI KADAYIF
·         KAYRA'LI GÜNLER
·         küçük prens
·         kızım ve ben
·         Maksat Muhabbet Olsun
·         Mina Karenim....
·         Nehir ida
·       Pamuk Prens
·         resimli günlük
·         RÜYA GİBİ....
·         Sen Gelince
·         UCUK BEYAZ
·         Uğurlu Gelecek
·         yasemin
·         Yaz Aşkı
·         Zeynebin dünyası...
·         ÖYKÜ'DEN HİKAYELER
·         Özgüranne

23 Şubat 2011 Çarşamba

DOĞUM GÜNÜM BUGÜN

Bugün benim doğum günüm…

Şımarıklık had safa da, yaramaz çocuklar gibiyim.

İçimde  bir sevinç, İçimde bir heyecan…

Geçip giden yılların ardından mutlulukla yüzümde kocaman bir gülümsemeyle bakıyorum.Her geçen senemde birbirinden güzel anılarım,unutulmaz hatıralarım  var.

***
Bazen coşkun...

Bazen yorgun...

Bir yıl daha geçiyor en güzelinden.Sevdiklerimle ve beni sevenlerle her sene beraber karşılayalım yeni yaşımı/ yaşımızı.Hep beraber olalım…Hiç ayrılmayalım…

Sevgilim, Doğam, sevdiklerim hep yanımda olsun hergün benim doğum günüm olur.:)

22 Şubat 2011 Salı

BU ARALAR...

Korkularım, endişelerim ve vicdan azabım yavaş yavaş azalıyor.Doğa bunda en büyük etken.Büyüdükçe daha fazla büyüyeceğini tahmin ettiğim bu duygularım Doğa büyüdükçe azalıyor sanki.Çünkü meleğim beni anlıyor ve benim en büyük destekçim.

Artık sabahları arkamdan çok ağlamıyor.Onu oyalayacak birşeyler buluyorum eline bir eşyamı veriyorum ve onu tembihliyorum; “Ben gelene kadar bunu sakla sakın kimseye verme” diye bu cümlenin, bu tavrın bilincinde oluyor ve beni kendi uğurluyor.Ne gariptir ki ilk başlarda zor geliyordu onun böyle olgun davranması. Ağlasa içim acıyor, kendi uğurlasa acaba beni unutacak mı veya acaba artık beni istemiyor mu/ sevmiyor mu? diye içim içimi yiyor.Enteresan bir ikilem yaşıyorum.Hakikaten annelik delilik!!! Ama ben çok seviyorum bu deliliği.

Ben gittikten sonra düzenli yaşamına da devam ediyor üzmüyor ona bakanları.Olgunlukla karşılıyor, geleceğim saati bekliyor.Tabi ki arada beni çok çağırıyor hatta çoğu zaman anneannesi ve/veya babaannesine “Anne” demesine acayip bozulsamda içten demediğini  biliyorum ağız alışkanlığı diyorum, kendi kendimi teselli ediyorum.İçim rahat ona bakanlar en az benim kadar iyi bakıyorlar ben gibi olmasalar da allah razı olsun onlardan.Aslında nasıl olsun, kim hangi insan anne gibi olabilir ki olamaz tabi.

Artık bende kendime çok kızmıyorum.Kendimi suçlamıyorum iç sesimi kıstım biraz.Yüreğimi çok dinlemiyorum bu aralar mantiğim çok daha ağır basıyor.Bu sayede ruhum daha rahat, ben daha rahatım.Kokusu burnumda, yüzü hep gözümün önünde, sesi kulağımda ama onun olgun davrandığını bildiğimden bende olgunum artık.Dedim ya daha önce de ben Doğa’mla büyüyorum, Doğa’mla olgunlaşıyorum.

Akşamları eve döndüğümde, kapıyı açıp “Ben geldimmm” dediğimde karşımda ki minik meleğimin var gücüyle koşmaya çalışıp kucağıma gelmesi, beni öpmesi zaten beni benden alıyor.Bana sarıldığında,beni öptüğünde omuzlarımda ki o yük kalkıyor kendimi kuş kadar hafif hissediyorum.Gündüzleri iş yerinde beyin yorgunluğu, akşamları ve/veya haftasonları beden yorgunluğumu bir kucaklaşma, bir öpücük, bir içten gülümseme ve bir ömre bedel “Annem” sözü ile alıp götürüyor.

Bu aralar Doğa’mın desteğiyle vicdanım rahat.!!!

17 Şubat 2011 Perşembe

HAYRANIM SANA

Yenilikler tüm hızıyla devam ediyor.Geride bıraktığımız her gün beni bir kez daha şaşırtıyor, güldürüyor ve umutlandırıyor.Daha da fazlası benim sana hayranlığım gün geçtikçe çoğalıyor, büyüyor.

Çoğu zaman yaptıklarınla gurur duyorum, şımarıyorum kendimi farklı hissediyorum.Çünkü sen benimsin, benim canımsın, benim kızımsın.Herkesten özelsin, herşeyin üstündesin.

Her geçen gün büyüdüğünü görmek inanılmaz bir şey,

Her geçen gün seni keşfetmek çok keyifli,


Her geçen gün sana biraz daha hayran olmak ise, kelimeler yetmez buna…

Sana Hayranım Doğa’m..

Güzelliğine,
Masumluluğuna,
Şımarıklığına,
Zaman zaman huysuzlanmana,
Mutlu bir bebek olmana,
Kararlı olamana…
Söz dinlemene,
Tatlı yaramazlıklarına,
Yaramazlık yaptığında köşelere saklanmana,
Bezli poponu sağa sola çevirerek koşmaya çalışmana,
Her eşyanın nasıl kulllanılacağını bilmene,
Söylenleri anlamana,
Kızdığında dudaklarını büzerek, gözyaşlarınla söylenmene,
Kendi kendine oynamana,
Bestelediğin şarkıyı sürekli mırıldanmana( luuuluuu luu luuuluuu luu),
Babanla olan aşkına,
Bana düşkünlüğüne,
Bana MAMA demene,

Aslında herşeyine..

14 Şubat 2011 Pazartesi

SEVGİLİM & DOĞAM...

Hayatımın en önemli, en özel, en kıymetli iki insani;

Sevgilim ve Doğa'm...

SEVGİLİM...2003 senesinde hayatıma girerek bana mutluluk, sanş, uğur getirdin.Seninle geçirdiğim her saniye bir ömre bedel...Sadece 14 Şubatta değil sen benim hergün sevgilimsin fazla dillerdinmeden özel olarak içimde yaşadığım ve sonuna kadar yaşatacağım, kendi gözümden bile sakındığım sevgi'm, aşkım'sın...İçimde ki sevgin her geçen gün büyüyor, devleşiyor.Her gün sana bir kez daha aşık oluyorum. İyi ki hayatımdasın, iyi ki aşkımsın, iyi ki sevgilimsin.Seni seviyorum...

DOĞA'M...2009 senesinde Tanrımın bana verdiği en güzel hediyesin.Sayende anne oldum ben.Senin sayende seviyorum anneliği.Seninle hergün büyüyorum.Ömrümün yarısı...Varlığınla canıma can katıyorsun.Sen doğduğundan beri yaşam olağanüstü geliyor bana.Umudum oldun, canım oldun.İyi ki ben Doğa'nın Maması olmuşum. Seni seviyorum.

8 Şubat 2011 Salı

KELİMELERİN DOĞA VERSİYONU :)

                                                                             
                                                                  
Mamaaa / sadece beni istediğinde

Annnnee  / diğer tüm zamanlarda

Babaaa / tek aşkı

Dede / dedelerine çok düşkün

Didi  / teyzesi ve oyun arkadaşı DİLARA

Da   / Dayısı EGEMEN

Anne  / anneannaesi ( ben anne diyorum ya tekrar ediyor.)

Vovov  / Köpek

Bibis / Kedi

Bumbum  / Banyo yapmak

Bebeek  / Bebek

Avet  / Evet

Mammam / Yemek

Şşu  / Su

Sü / Süt

Nene / babaannesi

Abi / Orta yaş bayanlara  (  nedense (:  )

Abi  / Kendinden büyük erkeklere

Abba / Kendinden büyüklere kızlara

Del / Gel

Ac  / Aç

Al  / Al

At / At

Bir / Bir

Ki/ İki

  / Üç

ama....

ama....

en güzeli;

telefonu alır, kulağına koyar başı önde çok meşgül insan havasında , ALÜÜÜ der, tüm evi dolaşır.Bıdır bıdır konuşur.

Alüü / Telefon
Telefon çaldığında da sanki biz duymuyoruz gibi Anne alüü der. :)

1 Şubat 2011 Salı

SÜNGER BOB MİSALİ DOĞA :)

Her geçen gün fark ettiğim yeniliklere bir yenisi eklendi.

Son zamanlarda özellikle de Doğa’mla geçirdiğimiz koskoca 15 gün içerisinde fark ettiğim yeni bir şey oldu.

Önce düşündüm, düşündüm sonra kendi kendime evet ya Doğa aynı Sünger Bob’a benziyor dedim.

Çünkü ne söylersem sünger misali çekiyor, kaydediyor ve söylediğimi kendi lisanına çevirip tekrar ediyor.

Yatması için yatağa girdiğimizde çok sohbet ederiz. O anlatır da anlatır ben sadece dinlerim arada düşüncelerimi söylerim. Bazen gülme krizim tutuyor. Önce şaşırıyor, bozuluyor sonra o da kahkaha atmaya başlıyor. Benim gülme nedenim söylediklerimi tekrar etmeye çalışması ve kısmen başarılı olması. Onun gülme nedeni mutluluk. Ortaya çıkan sohbet pek bir keyifli ama anlam yoksunu…

Sevgilime tanıdığım zarif birinin en nefret ettiğim kelime olan “abov” kelimesini kullandığını ve benim ona hiç yakıştırmadığımdan bahsederken yanımda duran ve benim gerçekten o an’a kadar fark etmediğim Doğa’m beni dürttü ve bana “Anne aboovv” dedi dudaklarını büzüştüre büzüştüre. O anda ben girdiğim şokun içinden çıkamazken Sevgilimin kahkahası kulaklarımı çınlatıyordu, bana; kimseyi eleştirme, kınama bak kızında aboovv kelimesini kullanıyor dedi. Hemen çıktım o ürkütücü şoktan. Doğa’ma hayır anneciğim abov denmez, bak Doğa lütfen diyorum, diyorum ama dinleyen kim? Bana göre kötü çirkin bir kelime hele de bir bayana hiç yakıştırmadığım bir söylem tarzı. Kaba geliyor bana özellikle de Türkçeyi güzel kullanma konusunda koyu ve sıkı biri olarak sevmiyorum bu kelimeyi. Ama işin gerçeği duyduğum en güzel “Abov’du.

15 aylık olmasına rağmen yanında konuştuklarım(ız)a çok dikkat etmek gerekir. Bu aralar bir süngerlik söz konusu.

14 Ocak 2011 Cuma

DOĞANIN MAMASI VE DOĞA


Sadece ben ve Doğa...

10 gün 24 saat beraber olmanın dibine kadar keyfini süreceğiz.



.....

11 Ocak 2011 Salı

Doğa

Doğa’m olmasaydı…

Oyuncaklarla oynamayı bu denli özlediğimi hatırlamayacaktım,

Her süt içmeyi yine ihmal edecektim,

Sağlıksız beslenmeye devam edecektim,

Yiyeceklerin en güzel, en taze yerlerini yine en sona saklayacaktım,

“Ben” merkezli yaşamaya devam edecektim,

Haftasonları geç kalkacaktım, dolayısıyla miskin miskin bomboş geçirdiğim bir günüm daha olacaktı,

Anı yaşayıp, gelecek için hayırlısı diyecektim,

Kazandığımı harcamaya devam edecektim (kenara, kıyıya, köşeye attığım 3-5 kuruşum olmayacaktı.),

Tanrıma; yanımda olduğunda ve olmadığında kızımı koruması için sürekli dua etmeyecektim,

Klima çalışırken buhar makinasını çalıştırmayı önemsemeyecektim,

Uyurken sessiz sessiz yanına gidip nefes aldığını kontrol edeceğimi tahmin etmezdim,

Hayatımda ki tüm dengelerin alt üst olacağını hiç düşünmezdim,

Anne diye seslendiğinde bu kadar gurur duyacağımı hayal bile etmezdim,

***
Doğa olmasaydı  eğer ben “anne” olamazdım,

Ve ben Doğanın Maması olmazdım,

Aslında ben olmazdım…

Ben Doğa’mla varım….

Seni seviyorum kızım!!!